25 Kasım: Erkek şiddetine, devlet şiddetine, yoksullaştırmaya karşı; yaşamak için feminist mücadeleye!

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Kelebekler kanat çırpmaya devam ediyor.

Türkiye’den Filistin’e, Filistin’den İran’a, İran’dan Arjantin’e kadınlar hayatları için direniyor. Evlerden sokaklara, kampüslerden atölyelere, liselerden yurtlara isyanın sesi yankılanıyor.

Canımız pahasına aileyi güçlendiren iktidar politikaları her gün aramızdan kızkardeşlerimizi alıyor. Bu ülkede kadın katliamı yaşanıyor.

Mücadelemiz hayatlarımız için, mücadelemiz birbirimiz için, mücadelemiz yaşamak için. Kaybettiğimiz kızkardeşlerimizin isyanını kuşanarak, bir kişi daha eksilmemek için geliyoruz.

25 Kasım’da sokaklara. Yaşamak için feminist mücadeleye!

Bu ülkede kadınlar, çocuklar kaybediliyor-katlediliyor. Bu ülke kayıp çocuklar ülkesi, bu ülke kayıp kadınlar ülkesi. Narin’e ve Gülistan’a ne olduğunu sormak için geliyoruz.

Kaybedilen kadınların ve çocukların isyanıyla

25 Kasım’da sokaklara.

Yaşamak için feminist mücadeleye!

Hayatlarımız pahasına korudukları ailede emeğimiz sömürülüyor. Bir yanda yoksulluk bir yanda bitmeyen bakım emeği. Güvenceli iş bulamıyoruz, bulsak da çocuğumuzu gönderecek kamusal kreş yok. Devletin çocukları korumamasının suçlusu da biz oluyoruz. Anneliğimiz yargılanıyor. Dünyayı döndüren emeğimiz dünyayı durdurur biliyoruz. Öyle güçlü haykıralım ki bilsinler! 25 Kasım’da sokağa! Emeğimize sahip çıkmak için feminist mücadeleye!

Ölmemizi dert etmeyen iktidar nasıl doğuracağımızı dert ediyor. Kaç çocuk doğuracağımızdan nasıl doğuracağımıza bedenimiz üzerinde otorite kurmaya çalışıyor. 3 de yetmez 5 tane diye talimat yağdıran tüm tek adamlara meydan okuyoruz. “Benim bedenim benim kararım” diyerek 25 Kasım’da sokaklara!

Bedenimizin özgürlüğü için feminist mücadeleye!

Bir gece yarısı kararıyla kadınların en önemli kazanımı olan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkan iktidarın Aile Bakanı “kadına yönelik şiddette sıfır tolerans” derken, tüm kazanımlarımıza saldırılar sürüyor. 9. Yargı Paketi ile 6284 etkisiz hale getirilmeye çalışılıyor. Belediyelere kayyum atayarak halkın iradesi gasp edilirken, kadınların temsiliyetine, kadın kazanımlarına darbe vuruluyor. Kazanımlarımızdan asla vazgeçmiyoruz! 25 Kasım’da sokaklara.

Hayatlarımız ve haklarımız için feminist mücadeleye!

Kelebekler kanat çırpmaya devam ediyor. Evlerden, işyerlerinden, kampüslerden, yurtlardan, liselerden, adliye önlerinden, gasp edilen belediye önündeki barikatlardan birbirimize sesleniyoruz. “Babaya, kocaya, patrona, tek adama itaat yok! Gücümüz birbirimizden, gücümüz feminizmden!”

25 Kasım’da erkek şiddetine, devlet şiddetine yoksullaştırmaya, aile politikalarına karşı sokaklardayız!

Hayatlarımız için, birbirimiz için, yaşamak için feminist mücadeleye!

HALKEVCİ KADINLAR