24 Haziran günü, Fas sınırları içinde bulunan ancak İspanya toprağı sayılan Melilla kentine demir çitleri aşarak girmek isteyen binlerce göçmenden 37’si Fas ve İspanya polisleri tarafından öldürüldü, yüzlercesi de yaralandı.
Çoğu yakın tarihinde 200 kadar askeri darbe, iç savaşlar ve soykırımlar bulunan, etnik ve dini çatışmaların içine sürüklenmiş 5 bin km uzaklıktaki Sudan’dan Fas’a gelmiş olan göçmenlerin tek istediği insanca yaşayabilecekleri bir ülkeydi.
Katliam sonrasında ise İspanya’nın “sosyalist” başbakanı Pedro Sanchez, Fas ve İspanya polislerinin “başarısını” televizyonlardan kutlayabilmiştir.
Ekilebilir topraklarını yok eden, yeraltı ve yerüstü kaynaklarını yağmalayan, yerel halkı yönetebilmek için etnik dini çatışmaları kışkırtan Avrupalı sömürgeci devletler, Afrika’nın bugünkü yoksulluğunun ve yaşanan insanlık dramının sorumlusudur.
Afrika’da yarattıkları yıkımın sorumluluğundan kaçan Avrupalı emperyalistler, (Türkiye devletine yaptıkları gibi) İspanya devletine de göçmenlerin Avrupa’ya gelmesini engelleme görevi vermişlerdir. İkiyüzlü İspanya devleti, Rusya-Ukrayna savaşı sonrası, Ukrayna savaşını kışkırtmanın ürünü bir emperyalist politika gereği dört ay içinde 120 bin Ukraynalı mülteciyi kabülde tereddüt göstermemiştir. AB’den göçmen ve mültecileri ülkesinde tutmak için 13 milyar euro para alan Fas yönetiminin, göçmen ve mültecileri İspanya ve AB’ye karşı uluslararası bir koz olarak kullanma politikası da bize ülkemiz iktidarından tanıdık gelmektedir.
Tıpkı Türkiye ve AB arasında imzalandığı gibi, İspanya ve Fas arasında da imzalanan geri gönderme anlaşmaları iptal edilmelidir. Her yıl binlercesi Avrupa’ya ulaşmak isterken yollarda ve Akdeniz’de ölen göçmen ve mültecilerin insanlık dramına bir son verilmelidir.
Göçmen ve mültecilere, daha iyi bir yaşam için çıktıkları yolda saygı gösterilmeli ve destek olunmalıdır.
HALKEVLERİ GÖÇMEN ve MÜLTECİ İZLEME KOMİSYONU