Taksim 1 Mayıs’ı için direnmek haktır, suç olan iktidarın yasak ve saldırılarıdır! 1 Mayıs halkındır, 1 Mayıs alanı Taksim Meydanıdır!

Emek düşmanı AKP iktidarının 1 Mayıs günü Taksim’e çıkmak isteyenlere yönelik saldırıları bu sabah düzenlenen polis operasyonuyla devam ediyor. Bütün engellemelere, gözaltılarla, şiddete, kara propagandaya rağmen binlerin Taksim’e yürüme iradesini kıramayan iktidar şimdi de bu meşru direnişi suçlu göstermeye çalışıyor.

Sabah saatlerinde aralarında 5 üyemizin de olduğu onlarca kişinin evi polis tarafından basıldı. Kapıları koçbaşlarıyla kırıldı. Gözaltına alınanlar polis tarafından şiddete ve kötü muameleye uğradı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya polis operasyonuna ilişkin kişisel X hesabından yayımladığı gönderi ile 1 Mayıs’ı ve 1 Mayıs’a katılanları kriminalize etme çabasını sürdürdü. İkametlerinden gözaltına aldıkları kişileri “kaçarken yakalamış” gibi göstermek, işkence ve kötü muamele yasağının polis tarafından ihlal edilişinin videosunu kahramanlık diye överek yayımlamak da bu çabanın parçası.

1 Mayıs günü gözaltına alınan yüzlerce kişinin ifade işlemleri bir yandan devam ederken gözaltına alınanlardan 35 kişi hakkında gözaltı süresinin 1 gün daha uzatıldığı bilgisi geldi.

Evet ortada bir suç vardır. Bu da Türkiye işçi sınıfının tarihsel kazanımlarına ve Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen Taksim’in 1 Mayıs’ta emekçilere kapatılması, Türkiye’nin en büyük kentinin emekçiler sesini yükseltmesin diye felç edilmesidir. Milyonlarca emekçiye karşı tavizsiz bir sermaye programı uygulamak için kendi halkına savaş açmış bir iktidarın başka türlüsünü yapması beklenemezdi. Halkı ağır bir yoksullukla baş başa bırakan, işçi ücretlerini her geçen gün daha da eriten, kadın düşmanlığını bizzat örgütleyen, işçileri güvencesiz ölümcül çalışma koşullarına mahkum eden, emeklileri açlık sınırının altında sefalet ücretine mahkum bırakan bir iktidar, milyonların biriken öfkesini ve mücadele azmini elbette engellemek isteyecektir. Çünkü kendi koltuğunu sarsacak olan halkın örgütlü gücünden korkmaktadır. Ali Yerlikaya’nın “gereği yapıldı” şeklindeki açıklamasında esas olarak bu kastedilmektedir. Halka, emeğe, doğaya, yaşama savaş açmış bir iktidar insanca bir yaşam mücadelesi verenlere gözdağı vermek istemektedir.

Ancak unutulmamalıdır ki Taksim iradesi işçilerin iradesidir, yoksulların iradesidir, kadınların iradesidir, gençlerin iradesidir, emeklerine, geleceğine el konulan milyonların iradesidir. Taksim emektir, Taksim halkındır!

İnsanca bir yaşam, eşitlik ve özgürlük mücadelemizi hız kesmeden sürdüreceğiz. Bu hukuksuzluğa bir an önce son verilsin. Gözaltılar derhal serbest bırakılsın!